2022 - Birmiftahis

11 Aralık 2022 Pazar

DİZGİNLENEMEYEN BİR HAYAT ?

Aralık 11, 2022 3 Comments

 

   Aylar olmuÅŸ yazmayalı. Yazmaya dair bir ışık bulamayalı. Ne büyük eksiklikmiÅŸ yazmamak ve ne büyük kötülükmüş ertelemek.  ÖğreneceÄŸiz dünü, bugüne yarını. YenildiÄŸimiz, yenilendiÄŸimiz yerden devam edeceÄŸiz. Bugün benim için çok farklı bir Dünya'nın baÅŸlangıcı. Farklı noktadan devam ediyorum hayat denen ÅŸu mecraya. Artık " https://www.twitch.tv/sirius6x " kanalında her akÅŸam 20:00'da yayında olacağım. Herkesi beklerim.. 

    Reklamlarımız bittikten sonra fazla sözü uzatmadan sizleri sevdiÄŸim bir dostumun İnsana dair eleÅŸtirisi ve ezgisiyle baÅŸ baÅŸa bırakıyorum...


IÅžIK YARADAN TANIR

Nedir insanın hayattaki amacı? Bulmak mı, bulunmak mı? Sahi ne ister insan? Belki de hayata bu sorular zinciriyle baÄŸlıyız ve her bulunan cevapta o zincir gevÅŸiyor ve biz biraz daha özgürleÅŸiyoruz dünya denen hapishanede…

İnsanın amacı bulurken bulunmaktır bence. Her insan içinde bir ışık ya da ateÅŸ taşır ve ister ki bir kandile kaynak olmak. İnsanoÄŸlu bu zamana kadar ne kadar becerebilmiÅŸtir bilmiyorum. 

Işık yaradan sızar diye güzel bir söz vardır. Evet bizi biz yapan o yaralardır ama asıl önemli olan ise o yaradaki ışığı görebilmektedir. Sızan o ışıktır baÅŸka birinin kandilinin kaynağı. Utanmamalı ya da gocunmamalıyız yaralarımızdan. Bilmeliyiz ki o yaradan sızan ışık kaynaktır belki de birine. Biz insanlar sosyal varlıklarız ve her ne kadar çoÄŸumuz kabul etmek isteme de birbirimize muhtacız. 

İnsan çok sonradan anlıyor, sorunun içindeki kaynakta olmadığını, çok geç farkediyoruz kandilin kendisinin bozuk olabileceğini.. Evet tüm suçu kendimize atarız, kendi ışığımızı ya da yaramızı suçlarız bunun için ama şu unutulmamalı ki biz ne kadar güçlü bir kaynak olsak bile bazı kandiller bozuk olabiliyor.

İnsanın amacı o ışık kaynağı ile doÄŸru kandile kaynak olabilmek bana göre. Sonrasında ne mi oluyor, kandili bulan ışık etrafı aydınlattığı gibi dünyanın bir yerinde  parlamaya baÅŸlıyor… DoÄŸru kandillere dek gelmek dilleÄŸiyle….



İNSAN NE İSTER? 

İnsanoğlu... bir kelime neler hissettirebilir ya da nasıl tanımlanır, sadece bir kelime... kutsallığıyla göklere çıkarabilir, vefasızlığın çamurunda kaybolan, ama aynı zamanda da umudum ışığına yakan kandil... daha bir çok şey ile tanımlanabilir belki..

İnsan ne ister? Liste yapılsa bayağı kalabalık olacaktır. Çünkü isteriz biz doymak bilmeksizin isteriz. Belki araba, ev, para, mevki, makam.. ve daha bir sürü şey. Peki ne kadarını hak ederiz ya da mühim mi hak ediliş?

Bir insan dünyaya gözünü açtığından itibaren ister durur, her ÅŸeyin en iyisini ve en güzelini.  Olumsuz ve kötü hiçbir ÅŸey istemez, bunlar uzak olsun ister ve en sonunda hep mutlu olmak ister... Belki de bu hayatın amacıdır mutluluÄŸu aramak. DoÄŸarken elimizde garanti belgesiyle doÄŸmayız, kimse bize her ÅŸeyin güzel ve olumlu olacağının garantisini vermedi , vermeyecekte.. Peki bizim bu kadar mutlu olmaktaki hak iddiamız neden? 

Evet belki amacımız mutluluğu aramak ama bulmanin da garantisi olmadan.


GENİŞ PENCERE 

Dünya koca bir soru iÅŸareti pazarı bana göre.. bir sürü soru duyarız yaÅŸamımız boyunca ya da biz sorarız pazardaki herhangi bir tezgahtan soru iÅŸaretleri satın alıp. Ve bana öyle geliyor ki hayatımızı  bize sorulan sorular deÄŸil de bizim bu sorulara verdiÄŸimiz cevaplar ÅŸekillendiriyor.


Her insan; elinde bir çekiçle doÄŸar,  bizi diÄŸer canlılardan ayıran en büyük nimet olan akıl denen güçlü bir çekiçle.. Ve biz insanların bu dünyada hayata, yaÅŸama ve tüm kainata bakan birer pencereleri vardır, evet doÄŸuÅŸtan herkesin küçükte olsa bir penceresi vardır. Biz daha sonra onu elimizdeki akıl denen çekiçle geniÅŸletiriz.

Hayatta karşılaÅŸtığımız, bize yöneltilen her bize sorulan  soru ya da bizim sordugumuz sorular, her sınav ile bir darbe indiririz o pencereye ve böyle böyle geniÅŸletiriz yaÅŸama bakan penceremizi. 


Baktığımız pencereden türlü türlü şeyler görürüz yaşama dair. Mühim olan görmektir; herkes bakabilir ama çok azımız görebiliriz. İnsanlar görebilen insanlara hasret geçiriyor ömürlerini. Bir kuşun kanadını, birm meyvenin rengini belki bir gülün dikenini, bir bebeğin gülüşünü ve bir insanın göz yaşını.. Bakabildigimiz sürece degil gorebildigimiz surece insanız. Bakmaktan geçip görebilen insanlar olmak dileğiyle...


DİPNOT: Artık mümkün oldukça her cumartesi geceleri yazmaya devam edeceÄŸim.. 



23 Temmuz 2022 Cumartesi

GERÇEKLER RÜYALARA DÖNÜŞÜR..

Temmuz 23, 2022 0 Comments

    YEDİ AY SONRA;

DİPNOT: Bugünkü konumuz -geç, -kalmak. OlabildiÄŸince ÅŸeffaf, objektif, eÄŸrisi doÄŸrusuyla bakmanız önerilir. Lütfen  ÅŸu anı zehretmesine izin vermeyin hatırlayacağınız ÅŸeylerin. Gülün, eÄŸlenin, hatta kendinizle dalga geçin, ama bir tebessüm durağında durmayı unutmayın.. 

    Geç kalmak çok geniÅŸ bir eylem zannımca. Kimi zaman teÅŸekkür edeceÄŸimiz, kimi zaman ömrümüzün sonuna kadar etkileyecek bir hayat zamanı. Umarım sizin hayatınız da bol teÅŸekkürlü geçer bu konu. Birçok örneÄŸini görmüşüzdür, geç kaldığı için kaza yapan araçtan kurtulan insanları ya da olumsuz olaylardan sıyrılan birçok canlıyı. Ya da bunların tam zıttı olan olayları.. Bir ÅŸekilde geçti dediÄŸimiz ama izinin daim olduÄŸu zamanları.. Dünya'da soyut bir önemi olan bu iki kelime geçmek ile kalmanın kendi baÅŸlarına güzelleme olan kelimelerin bir arada kullanıldığında ne kadar acı verici bir olay olduÄŸunun göstergesi. Her güzel  ÅŸey bir araya geldiÄŸinde her zaman tatlı ÅŸeyler doÄŸurmaz. DoÄŸurulan güzel geç kalmalara!

    Ä°nsan bir ÅŸeylere geç kaldığını anladığında, farkına vardığında daha farklı bir insan oluyor. Halk arasında ki tabiriyle " Büyüyor ". Sizin de " geç kalmak " dendiÄŸinde aklınıza gelen bir hikayeniz var mı ? Ne öğretti ? Ne götürdü ? Ne getirdi ? ... Ben hep kapı olarak gördüm genellikle her ÅŸeyi. Zorladım da zorladım. Kimisinden kırdığım halde geçemedim. Kimisinden ise hiç uÄŸraÅŸmadan geçtim.. Ama insan şöyle bir geriye baktığında unutmak istediÄŸi, baÅŸtan yaÅŸamak istediÄŸi birçok ÅŸeyi anımsayabiliyor. O kapıyı tekrar çalmayı, tekrar o kapıda yatmayı, zorlamayı isteyebiliyor. İşte asıl, derin mevzu orada baÅŸlıyor. Sahi kim buldu bu geri dönülmez yolları ? İmkanları imkansız kılmayı ? Olumsuzluk silsilesini raylar gibi birbirine takmayı.. Alışamadığımız ÅŸeyler olduÄŸu aÅŸikar hepimizin. Kimi zaman eski defterleri açtığımız, tekrardan okuduÄŸumuz muhakkak. Kah sevinç, kah hüzün.. En önemlisi bir daha tekrarlanmayacak olması. Hayattan bağımsız, konulardan soyut olması... Özetle her ÅŸey bir ÅŸekilde, bir ÅŸeylere raÄŸmen, birçok farklı kararlarla ÅŸekillenmeye, hizaya geçmeye devam ediyor ve edecek.. Birçok doneyle karar alacağınız, her ÅŸeyi tartıp göreceÄŸiniz Güzel kararlarınız olsun..







Bu Blogda Ara